Van’a Destek Olmak

Dün Radikal Gazetesi’nde Pınar öğünç’ün Van’a gönderilen yardım kolilerinden çıkanlarla ilgili yazısı, tam da bugün, kısacası Cumhuriyet’in bu topraklara 88 yıldır neler katıp neler katamadığını yansıtması bakımından ayrı bir değer taşıyor.

öğünç, kriz anlarının arazları ortaya çıkarmasındaki etkisine vurgu yaparken deprem bölgesine gönderilen kutulardan çıkan taş ve sopalardan, hatta bayraklardan bahsediyor bizlere. Bu kadarı olmaz dedirten bir hal! ‘88 yılın sonunda varılan nokta bu olmamalıydı’ dedirten bir durum. özellikle cumhuriyetin işaret ettiği demokrasi, özgürlük, kardeşlik ve eşitliği çok özlediğimiz bu günlerde hemen hepimizin üzerine düşen bir gölge bu, üstelik bu gölge, eğer kendisiyle yüzleşilmemeye devam ederse hepimizin başına işler açacak sinsi bir karanlığın habercisi de. Böylesi bir karanlığın anlattıklarını uzun uzun tartışacak değilim, zira insanlık tarihinin yakın ya da uzak çehresi bu örneklerin izleriyle dolu.

Kriz dedik ya, deprem gibi afetler toplumun reflekslerini yansıtmaları bakımından çok önemli ipuçları taşıyor. Depremzedelere yardım gönderme faaliyetinin hayırseverlik noktasında karşılık bulduğu ya da bulamadığı bir sürü husus mevcut. Hayırseverliğin vicdanla bağlantısı ‘ee yaptım işte yardımımı’ diyerek evdeki kirlileri çuvala doldurup Van’a göndermek değil, kendimizi kandırmayalım. Şu an o bölgede ihtiyaç duyulabilecek ürünlerin dışındaki ürünleri göndermek de.

Hayırseverlik, yaşamdaki bütün ipuçları gibidir aslında. Yani ‘sana nasıl davranılmasını istiyorsan sen de karşındakine öyle davran!’ Kirli, yırtık pırtık eşyalarını oraya yardım olarak gönderenlere buradan seslenmek istiyorum: ‘Size, böylesi bir travmatik ortamda, yani anlayışa, ilgiye ve şefkate her zaman olduğunuzdan çok daha fazla ihtiyaç duyduğunuz, en yakınlarınızı, barınağınızı yitirdiğiniz bir durumda gönderilen bu tür eşyalar acınıza acı, çaresizliğinize çaresizlik katmanın dışında ne işe yarardı?’

***

Sırası gelmişken Van Kadın Derneği başkanı Zozan özgökçe’nin önemli bir mesajı var, onu iletelim. özgökçe kimin nelere ihtiyacı olduğunu saptadıklarını söylüyor. Destek olmak isteyenler, paketlerin üstüne Van Kadın Derneği yazarak kadınların ihtiyaç duydukları malzemeyi otobüsle gönderebilirler.

İhtiyaçlardan bir kısmı şöyle:

Kalın külotlu çorap, iç çamaşırı, ped, ıslak mendil, cocuk bezi, mama, süt, kışlık etek, kazak, hırka, süveter, atkı, bere, branda, ısıtıcı, uzun üçlü priz, biberon, bebek giysileri, bot.

özgökçe’yle telefonla da konuştum. Birkaç detay daha verdi. Kadınların piknik tüpleri var ama bu tüplere koyacak gazları yok. özellikle görme engelliler ve görme engelli çocukları olan anneler için çadırkentin koşulları çok zorlayıcı. Tuvaletler uzak olduğu için engelliler çok zorlanıyor. Hamile kadınlara da özel hassasiyet gösterilmesi gerekiyor çünkü yoğun stres altındalar. Bu yüzden düşük yapan kadınlar varmış. Göç etmek, başka kentlere gitmek isteyenler çok ama ekonomik nedenlerden ötürü kıpırdayamıyorlar.

Para yardımı yapmak isteyenler için bir hesap numarası mevcut:

Van Kadın Derneği

Denizbank Van Şubesi

Sube Kodu: 2500 IBAN: TR41 0013 4000 0013 1556 1000 01

Elektronik posta adresi üzerinden de derneğe ulaşılabilir: kadindernegi@gmail.com

***

Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.